İSVİÇRE VE ALMAN HUKUKUYLA KARŞILAŞTIRMALI OLARAK YILLIK ÜCRETLİ İZİN HAKKINA GENEL BİR BAKIŞ VE AVANS İZİN UYGULAMASI
[ X ]
Tarih
2022
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Türk iş hukukunda işçinin yıllık ücretli izin hakkına kavuşabilmesi için belli bir bekleme süresini doldurmuş olması gerekmektedir. İşverenin işçiye bekleme süresinin dolmasından önce orantılı olarak yıllık ücretli izin kullandırma zorunluluğu bulunmamaktadır. İsviçre ve Alman hukukunda ise işçinin çalıştığı süreyle orantılı olarak yıllık ücretli izin kullanması mümkündür. Yıllık ücretli izin hakkı özellikle koronavirüs salgını sürecinde iş ilişkisinin devamını sağlamak için feshe alternatif bir tedbir olarak kullanılmıştır. Aynı şekilde, salgın sürecinde, tarafların feshe alternatif bir tedbir olarak avans izin uygulamasına başvurdukları da gözlemlenmiştir. Öte yandan, her ne kadar uygulamada avans izne rastlansa da bu uygulamaya ilişkin kapsayıcı bir yasal dayanak bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, avans izin uygulamasının geçerliliğinin ve sınırlarının tartışmaya açılmasında fayda vardır. Yine, fesihten kaçınmak için işverence avans izne başvurulmuş olsa da, bu uygulamanın feshin geçerliliğinde işletilmesi zorunlu olan bir yol olup olmadığı da tartışıl maya değer bir mesele olarak karşımıza çıkmaktadır. Avans izin, Türk iş hukuku öğretisinde ağırlıklı olarak sadece koronavirüs salgını gibi zorlayıcı sebeplerin varlığına özgü olarak benimsenmektedir. İsviçre hukukunda salgından bağımsız olarak da tartışılan avans izin uygulaması, işçinin açık veya örtülü rızasının varlığı halinde geçerli kabul edilmektedir. Alman hukukunda ise avans izin açık bir yasal düzenlemeye konu edilmiştir. Buna göre, avans izin kullanılmasından sonra telafi edilemeyen sürelere ait ücretin iade edilmek zorunda olmadığı hüküm altına alınmıştır. Bu çalışmada, avans izin kurumunun Türk hukuku açısından salgından bağımsız olarak geçerli kabul edilmesi gerektiği savunulmuştur. Öte yandan, geçerli bir avans izin uygulamasına başvurulabilmesi için işçinin bu yönde bir talepte bulunması veya bu uygulamaya rıza göstermesi gerekmektedir. Ayrıca, yıllık ücretli izin hakkının dinlenme hakkının bir görünümü olduğu nazara alındığında, avans iznin sadece belli sınırlar dâhilinde geçerli kabul edilebileceği vurgulanmış, geçerli bir avans izin uygulamasına başvurulmuş olması nedeniyle, daha sonra telafi edilemeyen izin sürelerine ait ücretin sadece işçinin rızasıyla geri alınabileceği tespitinde bulunulmuştur. Son olarak, avans iznin pek çok belirsizliği beraberinde getirdiği gerçeğinden hareketle, iş güvencesinde son çare ilkesi açısından işverence bu uygulamaya başvurulmasının zorunlu olmadığı kanaatine varılmıştır.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Hukuk
Kaynak
Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
12
Sayı
2